Müzik, kültürler arasında köprüler kurarak derin duyguları ifade eden evrensel bir dil. Bu dilin temsilcilerinden Ülkü Aybala Sunat, Türk müziği ile caz unsurlarını birleştirerek özgün bir ses yakalamış. Konya Musiki Derneği’nde başlayan kariyerini uluslararası ödüllerle taçlandıran Sunat, “farklı tarzlar, sesler, sözler” kullandığı şarkıları tekli olarak yayınlamayı planlıyor.
2016’da yayımladığı Artiz Kahvesi albümüyle müzikal olgunluğunu gözler önüne seren Ülkü Aybala Sunat, Nihayet adlı tekli ile yeni ses arayışlarına yöneldi. Kadın cazcıların Türkiye’deki rolü üzerine düşünceleri ve gelecekteki projeleri, onun müziğe olan tutkusunu daha da güçlendiriyor.
İlk profesyonel deneyimlerinizi Konya Musiki Derneği’nde, şef Yaşar Kaltakçı ile korist ve solist olarak gerçekleştirdiniz. 2007’de Nardis Jazz Vokal Yarışması’ndaki başarılarınız, Polonya Pulawy Jazz Workshop’una katılmanızı sağladı. Geleneksel Türk müziği ile caz unsurlarını birleştirmeniz, müzikal kimliğinizi nasıl şekillendiriyor?
Ülkü Aybala Sunat, Duru Tuna, Volkan Polat, Volkan Topakoğlu, Derin Bayhan
Nardis Jazz / Nisan 2014
Konya Musiki Derneği’nin müzikal hayatımda önemli bir yeri ve değeri var benim için. Türk Halk Müziği ile ilgili de öğrendiğim şeyler oldu. Bu kıymetli eserleri geçmek, özümsemek çok şey kattı bana. Buradan Yaşar şefimize ve müzisyen arkadaşlarıma sevgiler yollamak isterim. Caz ile tanışmam daha sonraki yıllarda oldu. Kendi müziğimde bu iki unsuru birleştirerek bir şey yapmadım. Fakat içinde yer aldığım değerli proje ve albümlerde türküler yorumladım.
Farklı projelerde birçok sanatçıyla iş birliği yaptınız. Bu iş birliklerinin müzikal gelişiminize katkılarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle Jeff Buckley Şarkıları projesi gibi belirli projeler size nasıl bir bakış açısı sağladı?
Kendimi bildim bileli müzik ile ilgili yelpazem dinleyici olarak da şarkıcı olarak da hep geniş oldu. Bu yüzden farklı müziklere açık oldum hep. Bireyler olarak herkesin müziğe yaklaşımı, sazı, sözü, müziği ayrı ayrı ve ortak bir dil bulmaya çalışıyorsunuz. Müzikal olarak bu birliktelikler bir yorumcu olarak zenginleşmemi sağladı elbette.
Dinleyicileriniz, sakin ve huzur verici ses tonunuzun müziğiniz üzerindeki etkisini nasıl yorumluyor? Bu tarzın, izleyici deneyimini şekillendirmedeki rolü hakkında neler düşünüyorsunuz?
Tam olarak dinleyicilerin deneyimleri üzerinden benim bir şeyler demem zor. Öte yandan dinleyicilerin geri dönüşleri mutlu ediyor.
2016 yılında çıkan Artiz Kahvesi albümü, sanki yıllandıkça daha da güzelleşen bir çalışma. Sizin müzikal derinliği ve sanatsal olgunluğuna eriştiniz diye yorumlayabiliriz. Peki bu albümden sonra yayımladığınız Nihayet single’ın önceki çalışmalara göre hangi yenilikleri ve duygusal derinlikleri barındırdığını düşünüyorsunuz?
Artiz Kahvesi’nde Eylül Biçer’in emeği büyük. Şarkı yapmaya bu albümle başladım, Eylül’ün ve benim şarkılarımdan oluşuyor Artiz Kahvesi. Düzenlemeler Eylül’e ait.
Nihayet’in düzenlemesini Ercüment Orkut yaptı. Sound olarak elektronik öğelerin olduğu bir şarkı. Sonuçtan mutluyum çok. Nihayet’i bir köprü olarak görüyorum zamansal olarak, kasetin A yüzü ile B yüzü arasında yer alan. Bu anlamda da kıymetli benim için.
Uzun bir zamandan sonra paylaştığım ilk şarkım ‘Nihayet’. Hayata dair, bir sürü hâllerle, bir sürü duygular ile denk gelen…
Kadın cazcıların, özellikle Türkiye’de, müzik sahnesindeki rolü ve etkisi hakkında ne düşünüyorsunuz?
Ülkemizde zor zamanlar geçiriyoruz, kadınların her alanda daha da çok var olmalarını istiyorum, aynı şey müzik sahnelerinde de geçerli. Bu etkinin daha güçlü ve incelikli bir hal yarattığını düşünüyorum.
Bundan sonra ne olacak? Müzik kariyeriniz için planlarınız neler?
Birkaç farklı proje var sahne anlamında, onları hayata geçirmeye uğraşıyorum. Farklı tarzlar, sesler, sözler kullandığım şarkıları da tekli olarak yayınlamayı düşünüyorum. İleride konsept bir ikinci albüm de planlar arasında.
Ülkü Aybala Sunat
İlk profesyonel deneyimlerini Konya Musiki Derneği’nde şef Yaşar Kaltakçı önderliğinde korist ve solist olarak gerçekleştiren Ülkü Aybala Sunat, 2007 yılında katıldığı Nardis Jazz Vokal Yarışması’nda kazandığı Nardis özel ödülü ve Sibel Köse workshop ödülünün ardından Polonya Pulawy Jazz Workshop’una katılma hakkı elde etti. 2010 yılından beri müzik hayatına İstanbul’da devam eden Sunat; Kapadokya Caz Günleri, Bozcaada Caz Festivali, İstanbul Caz Festivali gibi çeşitli festivallerde sahneye çıktı. 2017 tarihli “Artiz Kahvesi”nin yanı sıra Ediz Hafızoğlu “Nazdrave”, Nilüfer Verdi “Knidost”, Selen Gülün “Kadınlar Matinesi” ve Yürüyen Merdiven “Çınar, Güneş ve Bir Deli” albümlerinde yer alan Sunat bu yıl içinde Nihayet teklisini yayınladı. Sanatçı, Vuslat Saraçoğlu’nun yazıp yönettiği 2017 tarihli “Borç” filminde de rol aldı.