Her sabah yaptığım gibi günlük gazetelerin internet sitelerinde, özellikle de ekonomi sayfalarında gezinirken, YANDAŞ tabir edilen gazetelerimizden en yandaşında bir başlık gözüme çarptı: “Son dakika: Başkan Erdoğan müjdeyi vermişti! Reform paketinin detayları belli oldu.”
Başlık aynen aktardığım gibi, hiçbir ekleme çıkarma yapmadım. (SON DAKİKA ibaresi de başlığın bir parçası bu arada)
Ardından da ülkesinde iyi şeylerin olabileceğine inanmak isteyen her vatandaş gibi büyük bir heyecanla başlığı tıklayıp ayrıntıları öğrenmek istedim.
Başlığın altında, gazetecilikle spot tabir edilen ve devamında okuyacağınız haberin bir özeti ya da sunumu mahiyetindeki cümleyi görünce önce şaşırdım; “bağlantı yanlış habere yönlendirdi galiba” diye düşünerek geri dönüp bir daha tıkladım.
Hayır, başlık doğru başlık, haber doğru haberdi.
Başlıkta olduğu gibi altında yer alan spotu da yine hiçbir şekilde değiştirmeden, ekleme ve çıkarma yapmadan olduğu gibi aktarıyorum:
“Son dakika haberi: Merakla beklenen reform paketlerinde vatandaş odaklı düzenlemeler yer alıyor. İcradan ‘yok’ pahasına satışın önüne geçilecek. Vatandaşın kendi malına müşteri bulması sağlanacak”
(Belki başlıkta yeterince görmemişsinizdir diye olsa gerek spota da “son dakika haberi” ibaresini eklemeyi unutmamışlar.)
Büyük bir hızla spotun devamındaki haberi okumaya başladım. İçimden de “acaba ben mi yanılıyorum. Gerçekten bir müjde vardır, koskoca gazete insanlarla dalga geçecek değil ya” diye geçiriyordum.
Ama haber zaten spottan daha uzun değildi. Bu kez olduğu gibi aktarmadan özetliyorum: Efendim, icra satışlarına çekidüzen gelecekmiş. Yani icra memurları borcundan dolayı vatandaşın evindeki buzdolabı, televizyon çekyat, çamaşır makinesini alıp götürdüklerinde “vatandaşa kendi malına kendisinin müşteri bulmasına olanak tanınacak”mış!
Daha bitmedi, burasını olduğu gibi aktarmazsam olmaz:
“Böylece mallarını piyasa değeri ile satıp borçlarını kapatabilecekler. İcrada satışa çıkan taşınır ve taşınmaz malların yok pahasına satışı da önlenecek”miş.
Yani, vatandaş zaten borç batağında, zaten icraya düşecek…
Bunlara çözüm üretmesi gereken DEVLETli büyüklerimiz bunun yerine vatandaşın icraya düşen malını üç kuruş daha fazla paraya satması için düzenleme yapıyor ve bunu da müjde diye sunmaktan utanmıyor.
Bu yetmiyor, ülkenin en çok satan gazetesi de, bu özel haberi son dakika müjdesi diye sunmaktan utanmıyor.
Bu haberi okuyunca sadece bir gün önce okuduğum bir başka haber aklıma geldi.
Bu haberde neyse ki utanan biri vardı.
Eskişehir’deki Güllük Mahallesi’nin muhtarı Tülay Çelt.
Tülay Hanım neden mi utanıyordu:
Geçen yıla göre iki kat artan icra tebligatlarını mahalleliye dağıtmaktan utanıyordu.
Alınmadığı için dağ gibi biriken tebligatları koyacak yer bulamadığı için utanıyordu.
İyi ki dedim, bu ülkede hala utanan birileri var.
Her iki haberin bağlantısını da aşağıya bırakıyorum