Cep telefonuma şöyle bir mesaj geldi: “Hangi bankaya borcum var diye dert etme…”
Mesajın devamında, hangi bankaya ne kadar kredi ya da kredi kartı borcum olduğunu görebileceğim şahane bir uygulamadan söz ediliyor: Findeks…
Findeks’iniz varsa yaşadınız…
“Bugün hangi kartın son ödeme günüydü?”
“Hangi karttan en son çekip öbür karta yatırmıştım? “
“Ek kartı kapatırsam tek kartı ne yaparım?”
“Kredi çekip de mi sarmısaklasam, yoksa kartları doğrudan yoğurda mı batırsam?” gibi anlamsız, gereksiz sorularla siz uğraşmayacaksınız artık…
Pat Findeks akıllı telefonunuzun ekranında pörtletecek: “O’lum bugün Borçbank’a şu kadar para yatıracaktın n’oldu?
Sonra daha onu kapatmadan yeni bir pörtlek: “Eeee, Yerbank’ın kredisinin de son ödeme günüydü? Ne halt ediveriyon gari?” (Bu mesaj Ege Bölgesi dolaylarından gelmiş sanırım)
Nedir bu Findeks diye bir bakayım dedim, hani telefon şakası falan olabilir… Hatta daha yeni uyarı geldi, Bankalar Birliği’nden: sosyal medyada bankalarla ilgili dolandırıcılık arttı, kanmayın diye…
Hemen Hazreti Google’a sordum: Nedir bu Findeks?
Efendim Findeks, ülkemizin önde gelen dokuz bankasının ortaklığı ile kurulan Kredi Kayıt Bürosu şirketinin bireylere ve reel sektöre yönelik olarak tasarlamış olduğu bir “hizmet platformu” imiş…
Yani sen ülkemizin önde gelen dokuz bankası bir araya gel, platform kur, sonra da vatandaşla eğlen: “Hangi bankaya borcum var diye dert etme…”
İnsan olan aklından geçirse bile böyle bir cümleyi kamuya mal etmeye utanır.
Sadece tüketici kredisi ve kredi kartı borcumuz olmuş 600 milyar lira…Tabii Findeks bunu benden daha iyi biliyordur.
83 milyon nüfusa bölersek, adam başı 7 bin 220 küsur lira, hane başına 29 bin lira eder ki bunun daha bakkala, manava, öden(e)meyen faturaya, anaya, babaya, Almanya’daki dayıya olanları ayrı…
Tüm bunları da benden iyi bilen dokuz banka, üstelik bir de dalga geçer gibi mesaj gönderiyor: “Hangi bankaya borcum var diye dert etme…”
Zaten vatandaşın kendisi olmuş Findeks… Ajandalarda artık çocukların doğum günü yerine kartların son ödeme günleriyle kredilerin taksitleri işaretli...
Ve o takvimi yönetmek için Findeks değil sadece para gerekiyor…
Yoksu bu milletin borcuna sadakati öylesine yüksek ki, üç kuruşluk maaşını alıp önce borcunu ödemeye koşar; yani koşardı eskiden…
Ama artık bıçak kemiğe dayanmış olsa gerek, kredi ve kredi kartı borcunu ödeyemiyor. Öyle ki, icradaki dosya 20 milyona, bankaların kara listesi 3 milyona ulaşmış…
Ama Findeks sanıyor ki, tarihleri karıştırdı da o yüzden ödemiyor…
Yoksa niye ödemesin ki?