Deniz Yüce Başarır, “Elim Kalem de Tutar Kadeh de” podcast serisinin üçüncü bölümünde genç kuşağın önemli öykücülerinden Mevsim Yenice’yi ağırladı. Yenice, “Bir kadın, gencim ve yazar olarak kendisine biçilen sınırlar, hedefler ve görevler içinde kıstırıldığımı hissediyorum,” diyor ve ekliyor: “Hepimiz gibi…”
Deniz Yüce Başarır’ın edebiyatımızın genç kadın yazarlarını ağırladığı podcast serisi “Elim Kalem de Tutar Kadeh de” 21. yüzyılın sesini sayfalarına taşıyan üretken ve önemli yazarlarımızı daha yakından tanıtmaya devam ediyor. “80 kuşağı” kadın yazarlarımızı tatlı bir edebiyat muhabbeti için masasında ağırlayan Başarır’ın söyleşisinde kadınların kalemlerinin sesi kadar, kahkaha, topuk ve kadeh sesleri de kulaklarda çınlıyor.
Serinin üçüncü bölümüne konuk olan genç kuşağın önemli öykücülerinden Mevsim Yenice söyleşide kendisini öykü yazmaya iten unsurları, bir öyküyü kurarken nelere dikkat ettiğini anlatıyor. 2017 yılında yayımlanan ilk kitabı Tekme Tokatlı Şehir Rehberi ile Notre Dame de Sion Edebiyat Ödülleri’nde mansiyon kazanan Yenice zaman zaman yaptığı işle ilgili şüpheye düşse de nasıl yeniden anlam bulduğunu içtenlikle dile getiriyor.
Deniz Yüce Başarır’ın soruları da, genç bir öykücüyü olduğu kadar, içinde yaşadığı toplumun dertleriyle hemhal genç bir kadını ortaya koyuyor. Başarır, bölümde yazarın ikinci kitabı Bilinmeyen Sular’da yer alan Bataklık Balığı adlı öyküden bir bölümü de dinleyiciler için seslendiriyor.
Mevsim Yenice “Türkiye’de yaşıyoruz. Bir kadınım, bir gencim. Bir yazar olarak, yazar bir kadın olarak bana belli sınırlar, hedefler, görevler biçilmiş önceden. Onların içinde kıstırıldığımı hissediyorum,” diyor ve ekliyor: “Hepimiz gibi…”
Genç yazar, zaman zaman yaptığı işle ilgili şüpheye düşse de bir okurunun hapishanede öykülerini okuyarak kendisine mektup yazmasının, başına gelen en anlamlı şeylerden biri olduğunu anlatıyor: “Orada geçirdiği zamanı bir nebze olsun değerli hale getirmiş beni öykülerim. Budur! Kim okusun? İhtiyacı olan okusun. Ona iyi gelecekse, bir yarasını deşmeye başlayacaksa, bir yola koyulacaksa, bir işe yarayacaksa benim öykülerim, dilerim o okuyucuyu bulur.”