Fazla söze gerek yok, NASA’nın İklim Krizi üzerine bilgi veren sitesinden alıntıladığımız verileri paylaşıyoruz:
Isıyı atmosferde hapseden karbondioksit oranı çok hızlı artıyor!
Karbondioksit (CO2) ısıyı atmosferde tutan önemli bir sera gazı. Bir serada cam veya naylon duvarlar ısıyı nasıl içeride hapsediyorsa, sera gazları da ısının atmosferde hapsolmasına neden olan gazlar. Atmosferde bu gazlardan ne kadar çok olursa, Güneşten gelen ve yüzeyden yansıyan radyasyonun geri uzaya kaçması o kadar daha zorlaşıyor ve Dünya da bir o kadar daha ısınıyor. CO2 , ormanların yok edilmesi, fosil yakıtların kullanımı gibi insan etkinlikleri veya solunum, volkanik patlamalar gibi doğal süreçlerde salınıyor.Aşağıdaki grafik Hawaii’deki Mauna Loa Gözlemevi tarafından ölçülmüş verileri gösteriyor. Mevsimsel değişimler çıkartılmış olarak atmosferdeki ortalama CO2 seviyesini gösteren grafikte düzenli (ve hızlı) bir artış var. CO2 Ağustos 2019’da 412 ppm* ölçülmüş. Bu grafikte şuna dikkat çekelim artış hızı yılda yaklaşık 2 ppm.
Buzul verisinden binlerce yıl öncesinde atmosferdeki CO2 seviyesini öğrenebiliyoruz. Bu değişimi gösteren grafik çok şey anlatıyor. Tarihteki en yüksek değer 300 ppm olmuş, o da yaklaşık 320bin yıl önce. CO2 miktarının aşağı yukarı 100bin yıllık bir periyotla salındığı görülüyor. Bu salınımlar sırasında değişim oldukça düşük (0.002-0.01 ppm/yıl). Yani günümüzde CO2 seviyesinin artış hızı tarihte gerçekleşmiş değerlerin en azından 100 katı kadar.
Dünyanın ortalama yüzey sıcaklığı artıyor!
Dünyanın ortalama yüzey sıcaklığındaki değişimi gösteren grafik küresel ısınmayı gözler önüne seriyor. 1951-1980 arasındaki ortalama yüzey sıcaklıkları normal kabul edilerek elde edilen aşağıdaki grafik, 1880 yılından günümüze bu ortalamadan sapmaları gösteriyor (Kaynak: NASA/GISS). Son 138 yılın en sıcak 20 yılını 1997 sonrasında, en sıcak 10 yılını ise 2005 sonrasında yaşamışız. 2016 kayıtlara göre en sıcak yıl olmuş (sapma 0.98 oC), 2018 yılındaki sapma 0.8 oC olarak ölçülmüş. Bu veriler Climatic Research Unit ve National Oceanic and Atmospheric Administration verileriyle tutarlı
Aşağıdaki video 1951-1980 yüzey sıcaklığı ortalamasını normal kabul ederek, 1880-2018 yılları arasındaki 5 yıllık yüzey sıcaklığı ortalamalarının normalden sapmasını gösteriyor. Sol üstte renklerin normale göre ne kadar sapmaya denk geldiği belirtilmiş. Maviler normalden soğuk, sarı ve kırmızılar normalden sıcak bölgeler.
Global temperature anomalies from 1880 to 2018
Buzullar eriyor!
Her Eylül ayında kuzey denizi buzullarının alanı minimuma ulaşıyor, her yıl Eylül ayında ortalama buzul yüzey alanı verileri karşılaştırılarak buzulların erimesi takip ediliyor. Aşağıdaki grafik uydu verisine göre kuzey buzullarının Eylül ayındaki alan ortalamasında 1979 yılından beri azalmayı gösteriyor.
Deniz seviyesi yükseliyor!
Deniz seviyesi küresel ısınmaya bağlı iki nedenle artıyor: buzulların erimesi ve ısınmayla deniz suyunun genleşmesi.
Aşağıdaki grafik uydu verisine göre 1993’ten beri deniz seviyesinde kaydedilmiş değişimi gösteriyor. Mayıs 2019’daki son ölçüm 94 (± 4) mm. Yani yaklaşık 1 cm.
*ppm=parts per million (belli bir gazın konsantrasyonunu gösteren birimdir. Örneğin 100 ppm, atmosferdeki 1 milyon gaz molekülünün 100 tanesinin CO2 olduğunu söylüy0r )
Bu yazı ilk olarak sarkac.org internet sitesinde yayınlanmıştır