Henrick Ibsen’in 19. yy sonlarında yazdığı Bir Bebek Evi (Nora) eserini 2008’den bu yana defalarca sahneye taşımış başarılı yönetmen Jale Karabekir, Ibsen’den tam iki yüzyıl sonra, 2024 yılında Nora’ya bir “ev” inşa etmeye karar vermiş. Sistemin tüm absürdlüğünü tiyatro diline yerleştirip, akıma feminist bir boyut kazandıran Bir Nora Evi, ilk kez 4 Mart 2024 tarihinde Şişli Tiyatrosu’nda buluştu izleyicisi ile…
Salona girdiğimizde, korunaklığın, konforun, sıkışmışlığın, mecburiyetin metaforu olarak kullanılan şemsiyeler karşıladı bizi sahnede. Kimi ters, kimi düz konmuş ama büyük bir intizamla dizilmiş beyaz şemsiyeler… Nora Nora şirketinin, danışanlarına gerçek(!) konfor ve lüksü tattırdığı bir reklam rüyasında, her bir metrekaresinde rahatlık ve ihtişam vaat eden emlağın satış danışmanı, bu göz alıcı dünyayı kendi oyun tekerlemeleri ve şarkılarıyla pazarladı sahneden, koltuklarında oturan seyirciye.
Başlarda sevimli gelen ve yüzleri gülümseten bu emlak, yerini muğlak duygulara bırakmaya başladı ve karanlıkla aydınlığın, gerçeklerle yalanların, konforla aslında sıkışmışlığın rahatsızlığını servis etti usulca…
Yağmurdan kaçarken ıslanmamak için açılan şemsiyelerin içinde kalan alanların, ne kadar dar olduğunu anlattı sonra… Dayatılan her şeyin büyük bir rahatsızlıkla, suya düşen damlalar gibi çember çember büyüdüğünü ve giderek insanı boğduğunu… Fısıltılar, konuşmalar, etraf, içimiz… Her şey kol kola girip üstümüze yağarken, belki de Nora Nora şirketindeki evlerden çıkıp ıslanmaktır hayat, adım atmaktır cesaretle gerçekten kendin olana… Su bile bir kayayı delmez mi damla damla aktığında?
Dışarıda suların yükseldiği, elektriklerin kesildiği gerçeği ile yüzleştiğinde, başlarsın gerçekten yaşamaya, sen olmaya, görmeye, hissetmeye, tüm dayatılanların aksine…
“Aliye Bir Kadın” oyunundan tanıdığımız Tuğçe Yükselel, “Kendine Ait Bir Oda” oyununun başarılı oyuncusu Seda Elhan ile dönüşümlü olarak oynuyor Bir Nora Evi’nde. Oyunun rejisi daha önce Bir Bebek Evi Nora’da harikalar yaratan yönetmen Jale Karabekir ve O’nun aynı oyundaki muhteşem
Nora’sı Yeşim Koçak’a emanet. Bu önemli iki isimi, yine Tiyatro Boyalı Kuş oyuncularından Pelin Oruç asiste etmiş. Metin tasarımı ve koreografi de Karabekir imzası taşıyor. Dramaturji üç isimden çıkmış; Nelin Dükkancı Yaman, Zeynep Özlem Havuzlu, Emre Erdem. Dekor tasarımını Cihan Aşar, Kostümleri Sema Işık Saral hazırlamış. Kadrodan da anlayacağınız üzere oyun, nefis bir Tiyatro Boyalı Kuş yapımı.
Yalın sahne tasarımı, el ve bilek fenerleri ile yapılan ışık-gölge oyunları oldukça farklı bir algı yaratıyor belleklerde. Sıkıcı ve kopyalanmış emlak pazarlama yöntemlerine, ince bir alay rötuşu yapılarak; hem kanıksanmış normlar ve dayatmalara gönderme yapılmış, hem de sağlam bir absürd tiyatro tadı bırakılmak istenmiş damaklarda…
Oyun Atölyesi, Kumbaracı 50 gibi tiyatrolarda, bu ara güçlü örneklerini izlediğimiz bu tiyatro akımına, güzel ve feminist bir oyunla selam göndermiş Tiyatro Boyalı Kuş ekibi.
Oyun sonunda tebrikleri kabul eden Jale Karabekir ve Yeşim Koçak’a ilettiğim üzere; oyunda gerçekliğe adım atan ve üstündeki fazlalıklardan kurtulan karakterin, aksesuarlarını çıkardığı sahnede, eliyle abartılı makyajını da silmesini görmek isterdim. Ona dayatılan boyalardan da vazgeçmesi, güzel bir bütünlük yaratırdı bence sahnede.
Yine teknik anlamda sudan sadece ses ve metafor olarak değil, gerçek anlamda da faydalanmalarını bekledim. Karakterin bastığı yerden fırlayacak su damlaları, suyu teninde hissetmesi; şemsiyenin böylesine merkez noktada olduğu, iç- dış mekan algısı yaratılan bir zeminde, su ögesinden gerçek anlamda faydalanılması inanılmaz heyecanlandırırdı bir izleyici olarak beni.
Melek, Aliye Bir Kadın, Kendine Ait Bir Oda gibi yapımların başarılı tasarımcısı Cihan Aşar, yönetmen Jale Karabekir ve Yeşim Koçak ile birlikte bu anlamda ufak dokunuşlar yapar daha sonra belki, kim bilir? 🙂
Her gün kadına zorbalığın bir yenisi eklendiği ve nice bariyerlerle kadınların hareket alanlarının daraltıldığı bir ülkede; kısıtlı bütçe ve zor koşullara rağmen dimdik durarak, sorumlu bir bakış açısı ile insana KADIN’ı, KADIN’la anlatan Tiyatro Boyalı Kuş ekibini, bir kadın olarak yürekten kutluyorum!
“Bir Nora Evi” inşa edildi 4 Mart’ta…
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nün arifesinde, Bir Bebek Evi’nden, Bir Nora Evi’ne dönüşen hikaye, yeryüzündeki tüm Nora’lara damla damla adanmış adeta.
Bizden de selam olsun kendi olabilen, çizilen sınırların dışına çıkıp, kendi yolunda korkmadan yürüyebilen tüm Nora’lara…
İnsan… Karmaşık varlık bir bakıma. Güneşi seviyorum der, gölgeye kaçar. Yağmuru seviyorum der, şemsiye açar.
Bu sefer var mısın “Bir Nora Evi” ile iliklerine kadar ıslanmaya?..
İstanbul, 15.03.2024