Yayınevi Emekçileri Platformu, sektördeki toplu işten çıkarmaların ardından editör, redaktör ve grafikerlerin adının künyelerden silindiğine dikkat çekti. Bildiride, isimlerin silinmesinin “emeğin hiçe sayılması” anlamına geldiği hatırlatılarak, “sürecin takipçisiyiz” denildi.
Hakkımızda
Değerli Mesele dostu,
Basılı yayın hayatına Aralık 2016 itibarıyla son veren Mesele Dergisi, 1 Ocak 2017’den bu yana mesele121.org adresinde yayınına devam ediyor.
Neden mesele121?
Çünkü 10 yıl boyunca kesintisiz her ay yayınlanan Mesele 120. sayısı ile matbaalara veda etti ve internet 121. sayımız oldu.
Mesele’de amacımız kitaplar üzerinden Türkiye’yi ve dünyayı tartışmak ama sadece kitapla sınırlamıyoruz tabii ki…
Öncelikle “Sözümüz” var. Söyleyecek bir şeyiniz yoksa yayıncılık yapmanın da anlamı kalmıyor…
Sizin sözünüz de bizim için çok değerli… Hakemli dergi olmasak da belli kriterlerimiz var. [email protected] adresine gönderdiğiniz tüm yazıları okuyoruz, değerlendiriyoruz.
Dünya üzerinde sayısız tapınak vardır; ama grup tiyatrosu çok azdır. Ben bu fikrin savaşçısı olarak gücüm yettiğince çalışacağım. (…) Gerçek sanatçı, özgürlüklerin sınırının gene halk tarafından çizilmesi konusunda halkın yanında olan sanatçıdır. Çünkü… (İsmet Küntay’dan aktaran Ö. Atilla Sav / Milliyet Sanat, 1974 – sayı: 91)
Aşklar ve kentler birlikte yaşar Birlikte soluk alır eski fotoğraflarda bile İkiye bölebilir misiniz hasreti Bir şarkıyı maviye sevinci Dinçer Sümer’in “İzmir Sevgilim” şiirindeki bu mısralarla başlamak istedim “Maviydi Bisikletim” i anlatmaya…
Bugün 27 Mart. Yani, Dünya Tiyatro Günü. Tiyatroda, izleyici koltuğunda, arada çok kısa antraktlar yaşanmış olsa da, elli yedi sezon yaşadım. Dile kolay. Yarım asırdan bile fazla…
Olmaz şey değil! Önce tiyatro metni yazılır; bir güzel sahnelenir, alkış alkış ve perde perde oynanır. Sonra eserine gösterilen alakaya bakarak iştahı artış gösteren muharrir efendi (oyunun yazarı) tutar bir de bunun romanını yazar. Tersi beklenirken böylesi de olur. Yine oldu, Lazarus başlıklı tiyatro eseri, bir küçük novella-romancık halinde yazıldı, Türk…
10 yıl önce basılan ve üç baskıya ulaşmış “Dokuz Oda Cinayetleri” okurları için raflardaki yerini aldı. Açıkcası romanı okurken kelimelerin peşinde sürüklendim. Olaylar birbiri ile bağlantısız gibi görünse de sebep sonuç ilişkisi düşünüldüğünde her bölüm mantıklı bir noktada buluştu.
İnsan doğduğu memleketi asla unutamıyor! Ben de Türkiye’de, İstanbul’da doğdum; hiç kopamadım buradan… Rahmetli babam büyük bir Atatürk sevgisiyle büyütmüştür bizleri. Seneler evvel, 1957’de annem, babam ani bir kararla İsrail’e göç etti. Maalesef 1955 yılının o felaket günleri sayılan 6/ 7 Eylül olaylarının etkisi çok büyüktü bu kararda…
‘Çitleme’ İngilizce ‘enclosure’un’ karşılığı. Kabak çekirdeği çitlemek değil… İngiltere’de XVI’ıncı yüzyılın başında müşterekler kapsamında olan…
Nedense herkes bireysel ısrarın karşısında durmak gibi bir özelliğe ve tepkiye sahip; istisnaları saymazsak eğer. Bu doğal ve…
USTALARA SAYGI
Kaçırmayın!
dergilik
Elektronik ortamda yayın hayatına devam edeceğini duyuran Express Dergisi’nin ilk sayısı “‘Biz’ ve gelecek” yayımlandı.
Hakemli akademik dergi KaosQueer+’nın 12. sayısı yayınlandı. Kitabevlerindeki yerini almaya başlayan derginin bu sayısında dosya…
Daha önce “yıkıcı ekonomik koşullar” nedeniyle okurlardan destek isteyen Notos, bundan sonra üç ayda bir…
Sosyal Medya
Çarkıfelek
Yazar Mesele 121 View all posts
Yazar Mesele 121 View all posts
Yazar Mesele 121 View all posts
Yazar Mesele 121 View all posts
Yazar Mesele 121 View all posts
Yazar Mesele 121 View all posts
Bihter Hanım sevgiyle büyütülmüş bütün canlılar gibi kendine güvenli, başkalarıyla eşit ilişki kuran, sınırları olan…